CEVAP : ( 30.03.2017 16:17:10 )
Hediye Çeklerinin Verilmesi
Firmalar ciro ve kârlılık hedeflerine ulaşabilmek ve müşterilerinin işletmesine olan bağlılıklarının devamını sağlamak açısından bir pazarlama tekniği olarak müşterilerine "Hediye Çeki" vermektedirler.
Hediye çeki uygulamasının özelliği, üstündeki değerin belirgin ve karşılığında bir mal veya hizmet alınacak olmasıdır. Hediye çekini alan firma ilerde mal veya hizmet satın alma taahhüdüyle bir nevi parayı para ile değiştirmektedir. Hediye çekini de karşılığında bir mal veya hizmet satın almadan, bir pazarlama tekniği gereği olarak karşılıksız dağıtmaktadır.
Hediye çeklerinde 3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanunu uygulaması konusunda, KDV Genel Uygulama Tebliğinde herhangi bir açıklama yer almamaktadır. Uygulama Maliye Bakanlığının özelgeleri ile sürdürülmektedir.
Maliye Bakanlığı tarafından verilen 26.01.2001 tarih ve 5166 sayılı özelgesinde;
“Herhangi bir mal teslimi ve hizmet ifasını göstermeyen hediye çeklerinin verilmesi ile KDV yönünden vergiyi doğuran olay gerçekleşmemektedir.
Dekont verilmek suretiyle belgelendirilen ve “avans” olarak muhasebeleştirilen hediye çeklerinin, nihai tüketiciler tarafından ibraz edilerek çek tutarı kadar malın teslimi durumunda, KDV Kanunu’nun 10/a maddesi hükmü uyarınca, vergiyi doğuran olay gerçekleşeceğinden daha önce belgeye bağlanmayan bu teslimlere ilişkin fatura ve benzeri vesikaların, hediye çeklerini kişilere veren firmalar adına düzenlenmesi gerekmekte olup, hediye çeklerini ibraz eden kişilere yapılan teslim ve hizmet ifaları sırasında ayrıca bu kişiler adına fatura ya da fatura yerine geçen bir vesika düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır. Bu teslim ve hizmetlere ilişkin faturaların, 10’ar günlük süreler halinde satış bilgileri toplanarak ve KDV yönünden aylık vergilendirme dönemleri de geçirilmemek kaydıyla düzenlenmesi gerekmektedir.
Öte yandan, hediye çekleri ibraz edilmek suretiyle yapılan teslim ve hizmetlere, bu mal ve hizmet teslimleri için belirlenmiş olan KDV oranlarının uygulanacağı tabiidir.” açıklamasına yer verilmiştir.
Öte yandan Hediye çeki uygulamasında Kurumlar Vergisi,KDV ve belge düzeni konusunda Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı 10.04.2014 tarih ve 64597866-105[229-2014]-41 sayılı özelgede aşağıdaki idari görüşünü belirtmiştir.
1-Kurumlar Vergisi Uygulaması
5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin,mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun 38 inci maddesinde, bilânço esasına göre ticari kazancın teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonundaki ve başındaki değerleri arasındaki müspet fark olduğu; bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce işletmeye ilave olunan değerlerin bu farktan indirileceği, işletmeden çekilen değerlerin ise farka ilave olunacağı, ticari kazancın bu şekilde tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulacağı hükmüne yer verilmiştir.
Ticari kazancın tespitinde iki temel ilke geçerlidir. Bunlar "dönemsellik" ve "tahakkuk esası" ilkeleridir. Tahakkuk esası ilkesinde, gelir veya giderin miktar ve mahiyet itibariyle kesinleşmiş olması, yani geliri veya gideri doğuran işlemin tekemmül etmesinin yanı sıra, miktarının ve işlemden kaynaklanan alacağın veya borcun ödeme şartlarının da belirlenmiş olması gereklidir.
Bu esas dikkate alındığında, bir gelir unsurunun, özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.
2-Belge Düzeni
213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 229 uncu maddesine göre, fatura, satılan mal veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticarî vesikadır.
Aynı Kanunun 230, 231 ve 232 nci maddelerinde ise faturaya ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre;
- Hediye çeki bedelinin muhatabından (firmalar veya nihai tüketici) ilk tahsili sırasında tahakkuk eden bir tutardan bahsedilemeyeceğinden, alınan tutarın "avans" olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.
- Avans hesabında izlenen tutarlar ise, kurumlar vergisi yönünden vergiyi doğuran olay alışveriş çekinin ibrazı ile birlikte mal veya hizmet tesliminin gerçekleştiği anda meydana geleceğinden, mal veya hizmet bedelinin karşılığı olan satış hasılatı tutarı da gelirin miktar ve mahiyet itibariyle kesinleştiği ilgili dönemde hesaplara intikal ettirilecektir.
- Ancak, hediye çekinin satılmasına rağmen çekin geçersiz hâle gelmesi durumunda (süresinde kullanılmaması), şirketiniz tarafından tahsil edilen tutarın gelir hesaplarına intikal ettirilmesi gerekmektedir.
Katma Değer Vergisi Uygulaması
KDV Kanununun 10 uncu maddesinin (a) bendi hükmüne göre vergiyi doğuran olay, malın teslimi veya hizmetin yapılmasıyla meydana gelmektedir. Aynı maddenin (b) bendinde, malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler verilmesi halinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesiyle; (c) bendinde ise, kısım kısım mal teslimi veya hizmet yapılması mutad olan veya bu hususlarda mutabık kalınan hallerde, her bir kısmın teslimi veya bir kısım hizmetin yapılmasıyla vergiyi doğuran olayın meydana geleceği hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun 20 nci maddesinde, KDV matrahının teslim ve hizmet işlemlerinin karşılığını teşkil eden bedel olduğu; bedel deyiminin, alıcının ödediği veya borçlandığı para, mal ve diğer şekillerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği hükmü yer almaktadır.
Yukarıda belirtilen tüm hüküm ve açıklamalara göre, ... işletmeciliği faaliyeti ile iştigal eden firmanızın kârlılık hedeflerine ulaşabilmek, müşterilerinizin işletmenize olan bağlılıklarının devamını sağlamak açısından pazarlama tekniği olarak kullanılan "Hediye Çeki" uygulamasından yararlanması kapsamında;
- Müşterilerine hediye çeklerini bedel karşılığında teslim edildiğinde, tarafınızca bir mal teslimi veya hizmet ifası söz konusu olmadığından alınan bedel katma değer vergisine tabi olmayıp müşteriler adına vergi mevzuatına göre fatura düzenlenmeyecektir. Söz konusu teslim karşılığında bilgi amaçlı olarak Vergi Usul Kanununda sayılan belgeler dışında bir belge düzenlenmesi ise mümkündür.
- Ancak, çekin süresinde kullanılmaması sebebiyle bedelin tarafınızda kaldığı durumlarda gelir yazılacak bu tutar için müşteri adına fatura düzenlemeniz mümkündür. Diğer taraftan, bu durumda tarafınızca herhangi bir mal teslimi veya hizmet ifası gerçekleştirilmediğinden katma değer vergisi doğmayacaktır.
- Nihai tüketicilere teslim edilen hediye çeklerinin yine nihai tüketiciler tarafından kullanılması suretiyle mal veya hizmet satın alınması halinde, müşterilere yapılan teslim ve hizmetlerin karşılığını teşkil eden bedel üzerinden teslime konu mal ve hizmetin tabi olduğu oranda KDV hesaplanması, ayrıca nihai tüketici adına fatura veya ödeme kaydedici cihaz fişi düzenlenmesi gerekmektedir.
Firmaların reklam ve tanıtım amacıyla hediye çekini satın alıp dağıtmaları dolayısıyla yaptıkları giderlerin ticari kazancın elde edilmesi ve idamesi için yapılan genel giderler mahiyetinde olduğu için Gelir Vergisi Kanunu’nun 40/1. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekir. Ancak bu değerlendirmenin geçerli olabilmesi için hediye çekinin dağıtıldığı kişilerle firma arasında bir ilişkisinin kurulması gerekir.
Nuri Değer
YMM
|